Turunç reçeli
TURUNÇ REÇELİ
En sevdiğim reçellerden biridir Turunç reçeli. Mis gibi kokar, hafif acımsı tadı ile mükemmeldir. Eskiden benim çocukluğumun ilk yıllarında İzmir'de reçel misafirlere şeker gibi ikram edilirdi. Rahmetli annem ve babaannemin reçel kültürü inanılmazdı. Yediveren Turunç ağacımızın meyvelerinin içine çiçeğinden de koyarlardı. Tadı ve kokusu daha da yaman hale gelirdi.
Evlerde misafirlere kahveden hemen önce biri kaşık diğeri su dolu iki kristal bardak ve ortada kesme kristalden bir reçel hokkası, gümüş tepsi ile misafir hanımlar arasında gezdirilirdi. Bardaktaki kaşıklardan biri alınır mevsime uygun sunulan reçelin tanesi ağza atılır, içi yarım su dolu bardağa bırakılırdı. Zarafete, ritüele ve ince detaylara bir bakar mısınız?
İşte o muhteşem lezzetler arasında başı çekerdi Turunç reçeli. Üstelik çok basittir. Bahçemizdeki turunçlar bu yıl komşuların hücumuna uğramış. Ellerimle toplayamadığım için üzüldüm ama sevgili kardeşim Ebru yetişti imdadıma, bahçelerinden toplayıp getirdi. Ben de bir güzel reçelimi yaptım. Sizinle de tarifini paylaşıyorum.
Malzemeler:
18 adet ortaboy turunç
2 kilogram şeker
6 bardak su
yarım limon
Yapılışı: Turunçların üst kabukları ince rende ile rendelenir.
Şeritler halinde kesilip soyulur ve her şerit elde yuvarlanarak yorgan iğnesinden geçirilerek ipe dizilir.
Elde edilen kolye en az 2 gece sıcak bekletilerek yine en az 4 taşım kaynatılır ve suyu süzülür.
Tencereye su ve şeker konulur eriyince içine turunçlar atılır kaynadıktan sonra yarım limon ilave edilir. Bir çay tabağına su konur, reçelin şurubundan alınıp damlatılır, eğer suyun içinde dağılmaz ve top gibi kalırsa reçeliniz olmuştur. Sıcakken kavanozlara doldurulup ağızları ters çevrilirek vakumlanır.
Afiyet bal şeker olsun.
En sevdiğim reçellerden biridir Turunç reçeli. Mis gibi kokar, hafif acımsı tadı ile mükemmeldir. Eskiden benim çocukluğumun ilk yıllarında İzmir'de reçel misafirlere şeker gibi ikram edilirdi. Rahmetli annem ve babaannemin reçel kültürü inanılmazdı. Yediveren Turunç ağacımızın meyvelerinin içine çiçeğinden de koyarlardı. Tadı ve kokusu daha da yaman hale gelirdi.
Evlerde misafirlere kahveden hemen önce biri kaşık diğeri su dolu iki kristal bardak ve ortada kesme kristalden bir reçel hokkası, gümüş tepsi ile misafir hanımlar arasında gezdirilirdi. Bardaktaki kaşıklardan biri alınır mevsime uygun sunulan reçelin tanesi ağza atılır, içi yarım su dolu bardağa bırakılırdı. Zarafete, ritüele ve ince detaylara bir bakar mısınız?
İşte o muhteşem lezzetler arasında başı çekerdi Turunç reçeli. Üstelik çok basittir. Bahçemizdeki turunçlar bu yıl komşuların hücumuna uğramış. Ellerimle toplayamadığım için üzüldüm ama sevgili kardeşim Ebru yetişti imdadıma, bahçelerinden toplayıp getirdi. Ben de bir güzel reçelimi yaptım. Sizinle de tarifini paylaşıyorum.
Malzemeler:
18 adet ortaboy turunç
2 kilogram şeker
6 bardak su
yarım limon
Yapılışı: Turunçların üst kabukları ince rende ile rendelenir.
Şeritler halinde kesilip soyulur ve her şerit elde yuvarlanarak yorgan iğnesinden geçirilerek ipe dizilir.
Elde edilen kolye en az 2 gece sıcak bekletilerek yine en az 4 taşım kaynatılır ve suyu süzülür.
Tencereye su ve şeker konulur eriyince içine turunçlar atılır kaynadıktan sonra yarım limon ilave edilir. Bir çay tabağına su konur, reçelin şurubundan alınıp damlatılır, eğer suyun içinde dağılmaz ve top gibi kalırsa reçeliniz olmuştur. Sıcakken kavanozlara doldurulup ağızları ters çevrilirek vakumlanır.
Afiyet bal şeker olsun.
Yorumlar
Yorum Gönder